Çalışmamız çalışma koşulu kavramının, iş sözleşmesinin kurulması, devam ettirilmesi ve sona ermesi aşamalarındaki rolüne 4857 sayılı İş Kanunu madde 22 hükmü ışığında eğilmektedir. Anayasadan işverenin yönetim hakkına dek uzanan İş Hukuku kaynaklarından doğan çalışma koşulları, işçi ve işverenin üzerinde anlaştığı koşullar temelinde iş ilişkisinin sınırlarını çizen önemli bir kavramdır. İş sözleşmesinin kurulmasıyla birlikte tarafların tabi olduğu hak ve borçların tespiti için de çalışma koşullarının belirlenmesi gerekir. Bu doğrultuda çalışma koşullarını kavram ve hukuki kaynaklar bakımından ele alan birinci bölüm, çalışma koşullarının saptanabilmesi adına yardımcı niteliktedir.
Ortak irade esasına göre belirlenen çalışma koşulları, iş sözleşmesinin esaslı ve yan edimlerini oluşturur ve taraflar ahde vefa ilkesi gereğince sözleşme hükmü haline gelen çalışma koşullarına bağlı kalmak zorundadır. Buna karşın zamanın şartları, sözleşme koşullarında değişikliği zorunlu kılmakta, değişiklik gerçekleşmediği takdirde olağan fesih yoluna başvurularak iş ilişkisinin sona erdirilmesi sonucuyla karşılaşılmaktadır. Sözleşmenin sona ermesi yerine çalışma koşullarının değiştirilerek devam ettirilmesini amaç edinen İş Kanununun 22. maddesi, çalışma koşullarında değişiklik kurumunu kapsam, şekil, geçerlilik ve hukuki sonuçlarıyla birlikte düzenlemektedir. Çalışmamızın ikinci bölümü, bireysel iş sözleşmesindeki değişikliklerin hangi usul ve esaslara göre yapılabileceği konusuna odaklanarak, esaslı ve esaslı olmayan değişikliklerin, konunun yönetim hakkı ile sınırlarının ve değişiklik hakkının saklı tutulmasıyla ortaya çıkan değişiklik kayıtlarının uygulamada değiştirilmesi sıklıkla gündeme gelen çalışma koşulu türleri üzerinden anlatımı amaçlanmıştır.
İş Kanunu madde 22 hükmü aynı zamanda esaslı değişikliğin gerçekleşmemesi üzerine işverenin başvurabileceği değişiklik feshi esaslarını belirlemektedir. Çalışmamızın son bölümünde Kanunun yaptığı yollama ile iş güvencesi sistemine tabi bir bildirimli fesih türü olan değişiklik feshinin gelişimi, geçerli neden ve son çare ilkesi kapsamındaki denetimi ve hukuki sonuçları üzerinde durulmuştur.
Çalışmamız çalışma koşulu kavramının, iş sözleşmesinin kurulması, devam ettirilmesi ve sona ermesi aşamalarındaki rolüne 4857 sayılı İş Kanunu madde 22 hükmü ışığında eğilmektedir. Anayasadan işverenin yönetim hakkına dek uzanan İş Hukuku kaynaklarından doğan çalışma koşulları, işçi ve işverenin üzerinde anlaştığı koşullar temelinde iş ilişkisinin sınırlarını çizen önemli bir kavramdır. İş sözleşmesinin kurulmasıyla birlikte tarafların tabi olduğu hak ve borçların tespiti için de çalışma koşullarının belirlenmesi gerekir. Bu doğrultuda çalışma koşullarını kavram ve hukuki kaynaklar bakımından ele alan birinci bölüm, çalışma koşullarının saptanabilmesi adına yardımcı niteliktedir.
Ortak irade esasına göre belirlenen çalışma koşulları, iş sözleşmesinin esaslı ve yan edimlerini oluşturur ve taraflar ahde vefa ilkesi gereğince sözleşme hükmü haline gelen çalışma koşullarına bağlı kalmak zorundadır. Buna karşın zamanın şartları, sözleşme koşullarında değişikliği zorunlu kılmakta, değişiklik gerçekleşmediği takdirde olağan fesih yoluna başvurularak iş ilişkisinin sona erdirilmesi sonucuyla karşılaşılmaktadır. Sözleşmenin sona ermesi yerine çalışma koşullarının değiştirilerek devam ettirilmesini amaç edinen İş Kanununun 22. maddesi, çalışma koşullarında değişiklik kurumunu kapsam, şekil, geçerlilik ve hukuki sonuçlarıyla birlikte düzenlemektedir. Çalışmamızın ikinci bölümü, bireysel iş sözleşmesindeki değişikliklerin hangi usul ve esaslara göre yapılabileceği konusuna odaklanarak, esaslı ve esaslı olmayan değişikliklerin, konunun yönetim hakkı ile sınırlarının ve değişiklik hakkının saklı tutulmasıyla ortaya çıkan değişiklik kayıtlarının uygulamada değiştirilmesi sıklıkla gündeme gelen çalışma koşulu türleri üzerinden anlatımı amaçlanmıştır.
İş Kanunu madde 22 hükmü aynı zamanda esaslı değişikliğin gerçekleşmemesi üzerine işverenin başvurabileceği değişiklik feshi esaslarını belirlemektedir. Çalışmamızın son bölümünde Kanunun yaptığı yollama ile iş güvencesi sistemine tabi bir bildirimli fesih türü olan değişiklik feshinin gelişimi, geçerli neden ve son çare ilkesi kapsamındaki denetimi ve hukuki sonuçları üzerinde durulmuştur.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 345,00 | 345,00 |
2 | 179,40 | 358,80 |
3 | 124,20 | 372,60 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 345,00 | 345,00 |
2 | 179,40 | 358,80 |
3 | 124,20 | 372,60 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 345,00 | 345,00 |
2 | 179,40 | 358,80 |
3 | 124,20 | 372,60 |