'Orhan Koloğlu'nunSultan Abdülhamidhakkında yayınladığı ve O'nu tamamen tarafsız şekilde anlattığı "Abdülhamid Gerçeği" kitabı, hükümdarı konu alan kitaplar arasında en mükemmelidir. Sultan Abdülhamidbu eserde ifrata yahut tefrite sapılmadan, lehinde veya aleyhinde söz edilmeden, "olduğu gibi", yani tarafsız "önemli bir Türk devlet adamı" kimliği çerçevesinde anlatılmıştır''
Murat Bardakçı
Bütün tarih kitapları, yükseliş aşamasına varmış bir toplumda lider olanları yüceltmekte yarış ederler. Devlet örgütlenmesinin düzeni öyle bir yapıya ulaşmıştır ki, kişisel yetenekleri sınırlı da olsa o kişileri zirveye çıkarır, övgüye lâyık gösterirler.
Mesela, tarihimizde Fatih Sultan Mehmet ile büyük bir ivme kazanan dünyanın zirvesine oturma, öyle bir yapılaşma getirmiştir ki, Sultan Süleyman üstün bir kişiliğe sahip olmasaydı bile yine övgüyle anılacaktı.
Bu sebeple ''Kanuni Sultan Süleyman olmak kolaydır'' diyoruz.
Çöküş aşamasındaki toplumlarda ise sistemin bozukluğu, başarılı işler de yapsa çoğu zaman liderin eleştirilmesinden ve suçlanmasından başka bir şey getirmez. Sultan II. Abdülhamid bu şanssızlığı yaşamış birisidir. Çok zor şartlarda bile Osmanlının yaşamını uzatmayı başardığı, çağdaş eğitimli yeni bir nesil yetişmesini sağladığı göz ardı edilir ve unutulur. Diktatörlüğe varan otoriterliği, o dönemde başka bir formül olmadığı unutularak şiddetle eleştirilir. Yapmadığı olumsuz şeylerin kendisine yakıştırılmasında yerli ve yabancılar birbirleriyle yarışır. Dünya tarihinin en eleştirilen hükümdarlarından biri durumuna getirilir.
Bu sebeple ''II.Abdülhamid olmak zordur'' diyoruz.
'Orhan Koloğlu'nunSultan Abdülhamidhakkında yayınladığı ve O'nu tamamen tarafsız şekilde anlattığı "Abdülhamid Gerçeği" kitabı, hükümdarı konu alan kitaplar arasında en mükemmelidir. Sultan Abdülhamidbu eserde ifrata yahut tefrite sapılmadan, lehinde veya aleyhinde söz edilmeden, "olduğu gibi", yani tarafsız "önemli bir Türk devlet adamı" kimliği çerçevesinde anlatılmıştır''
Murat Bardakçı
Bütün tarih kitapları, yükseliş aşamasına varmış bir toplumda lider olanları yüceltmekte yarış ederler. Devlet örgütlenmesinin düzeni öyle bir yapıya ulaşmıştır ki, kişisel yetenekleri sınırlı da olsa o kişileri zirveye çıkarır, övgüye lâyık gösterirler.
Mesela, tarihimizde Fatih Sultan Mehmet ile büyük bir ivme kazanan dünyanın zirvesine oturma, öyle bir yapılaşma getirmiştir ki, Sultan Süleyman üstün bir kişiliğe sahip olmasaydı bile yine övgüyle anılacaktı.
Bu sebeple ''Kanuni Sultan Süleyman olmak kolaydır'' diyoruz.
Çöküş aşamasındaki toplumlarda ise sistemin bozukluğu, başarılı işler de yapsa çoğu zaman liderin eleştirilmesinden ve suçlanmasından başka bir şey getirmez. Sultan II. Abdülhamid bu şanssızlığı yaşamış birisidir. Çok zor şartlarda bile Osmanlının yaşamını uzatmayı başardığı, çağdaş eğitimli yeni bir nesil yetişmesini sağladığı göz ardı edilir ve unutulur. Diktatörlüğe varan otoriterliği, o dönemde başka bir formül olmadığı unutularak şiddetle eleştirilir. Yapmadığı olumsuz şeylerin kendisine yakıştırılmasında yerli ve yabancılar birbirleriyle yarışır. Dünya tarihinin en eleştirilen hükümdarlarından biri durumuna getirilir.
Bu sebeple ''II.Abdülhamid olmak zordur'' diyoruz.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 165,00 | 165,00 |
2 | 84,15 | 168,30 |
3 | 57,20 | 171,60 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 165,00 | 165,00 |
2 | 84,15 | 168,30 |
3 | 57,20 | 171,60 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 165,00 | 165,00 |
2 | 84,15 | 168,30 |
3 | 57,20 | 171,60 |