İbrahim Baran'ın kültür, tarih ve toplum başlıkları altındaki Mostar dergisinde yayımladığı röportajları ilk kez Aklın Kırk Yolu başlığıyla kitaplaştı. Yazar eserini şöyle tanımlıyor:
Bugüne kadar pek çok kitap okudum. Görevim icabı pek çok yere de gittim. Ancak 2008'den bu yana gerçekleştirdiğim yaklaşık 600 röportajın, bana okuduklarımdan ve gördüklerimden daha fazla şey kattığını hissediyorum. Merak ettiğim, öğrenmek istediğim bir konu hakkında onu en iyi bilen kişiyle uzun uzun konuşmak, kuşkusuz hangi bilgiyi nereden bulacağımı bilmeden yaptığım okumalardan yahut nereyi görmem gerektiğini bilmeden yaptığım gezilerden çok şey kazandırdı bana. Bugünlerde herkes röportaj yapma telaşında. Birileri bilse de bilmese de bir şeyleri anlatma derdinde. Ortalıkta röportaj olarak adlandırılan yığınlarca metin bulunuyor. Yıllar önce fakültede sosyoloji dersinde öğrenmek istediği şeyi bir türlü soramayan arkadaşımıza hocam -biraz da sinirlenerek-, "Arkadaşım, bilmem aldın mı ama bilimsel araştırma teknikleri dersinde insana nasıl soru sorması gerektiği anlatılır. Önce, 'Nasıl sormalıyım?' diye bir düşün, ondan sonra sor" dediğinde, yalnızca "sormak için sorma"nın insana hiçbir şey kazandırmayacağını anlamıştım. Bugün adına röportaj denen yazıların kahir ekseriyetini okurken, muhtemelen "bilimsel araştırma teknikleri" dersi almamış sâil ve konudan bîhaber muhatapların mükâlemelerinden ibaret bir durumla karşı karşıya olduğumuzu
anlamakta güçlük çekmiyoruz. Bu anlamda nasipli olduğumu ifade etmeliyim. Zira müzakere ettiğim, modern tabirle söyleştiğim yaklaşık 600 kişi, konudan habersiz biriyle konuşmamayı tercih edenlerden oluşuyordu. Ayrıca, biraz mükemmeliyetçi yaklaşım nedeniyle zor olsa da konuyu her zaman en iyi bilen kişilere ulaşmak ve doğru bilgiyi net bir şekilde almanın çabası içerisinde oldum. Bu da sağlıklı bilgiye kısa sürede ulaşmamı
sağladı.
Elinizdeki eser, bendenizin çoğunluğunu Mostar dergisinde 2009-2012 yılları arasında yaptığı mülakatların bir araya getirilmesiyle oluştu. Bu söyleşileri yaptığım bazı önemli isimler bugün aramızda bulunmuyor. Onlara rahmet diliyorum. Bugüne kadar gerçekleştirdiğim 600 küsur röportajın içerisinde en verimli olanlarını seçmeye çalıştım. Diğerlerinin, bu metinlerden daha az önemli olduğu anlaşılmasın. Ancak -şimdilik- bir kitapla başlayan bu gayretimiz için belirli bir sayfa sınırını gözetmemiz gerekiyordu. Umarım, Aklın Kırk Yolu ismini verdiğimiz bu çalışmanın devamı da gelir.
İbrahim Baran'ın kültür, tarih ve toplum başlıkları altındaki Mostar dergisinde yayımladığı röportajları ilk kez Aklın Kırk Yolu başlığıyla kitaplaştı. Yazar eserini şöyle tanımlıyor:
Bugüne kadar pek çok kitap okudum. Görevim icabı pek çok yere de gittim. Ancak 2008'den bu yana gerçekleştirdiğim yaklaşık 600 röportajın, bana okuduklarımdan ve gördüklerimden daha fazla şey kattığını hissediyorum. Merak ettiğim, öğrenmek istediğim bir konu hakkında onu en iyi bilen kişiyle uzun uzun konuşmak, kuşkusuz hangi bilgiyi nereden bulacağımı bilmeden yaptığım okumalardan yahut nereyi görmem gerektiğini bilmeden yaptığım gezilerden çok şey kazandırdı bana. Bugünlerde herkes röportaj yapma telaşında. Birileri bilse de bilmese de bir şeyleri anlatma derdinde. Ortalıkta röportaj olarak adlandırılan yığınlarca metin bulunuyor. Yıllar önce fakültede sosyoloji dersinde öğrenmek istediği şeyi bir türlü soramayan arkadaşımıza hocam -biraz da sinirlenerek-, "Arkadaşım, bilmem aldın mı ama bilimsel araştırma teknikleri dersinde insana nasıl soru sorması gerektiği anlatılır. Önce, 'Nasıl sormalıyım?' diye bir düşün, ondan sonra sor" dediğinde, yalnızca "sormak için sorma"nın insana hiçbir şey kazandırmayacağını anlamıştım. Bugün adına röportaj denen yazıların kahir ekseriyetini okurken, muhtemelen "bilimsel araştırma teknikleri" dersi almamış sâil ve konudan bîhaber muhatapların mükâlemelerinden ibaret bir durumla karşı karşıya olduğumuzu
anlamakta güçlük çekmiyoruz. Bu anlamda nasipli olduğumu ifade etmeliyim. Zira müzakere ettiğim, modern tabirle söyleştiğim yaklaşık 600 kişi, konudan habersiz biriyle konuşmamayı tercih edenlerden oluşuyordu. Ayrıca, biraz mükemmeliyetçi yaklaşım nedeniyle zor olsa da konuyu her zaman en iyi bilen kişilere ulaşmak ve doğru bilgiyi net bir şekilde almanın çabası içerisinde oldum. Bu da sağlıklı bilgiye kısa sürede ulaşmamı
sağladı.
Elinizdeki eser, bendenizin çoğunluğunu Mostar dergisinde 2009-2012 yılları arasında yaptığı mülakatların bir araya getirilmesiyle oluştu. Bu söyleşileri yaptığım bazı önemli isimler bugün aramızda bulunmuyor. Onlara rahmet diliyorum. Bugüne kadar gerçekleştirdiğim 600 küsur röportajın içerisinde en verimli olanlarını seçmeye çalıştım. Diğerlerinin, bu metinlerden daha az önemli olduğu anlaşılmasın. Ancak -şimdilik- bir kitapla başlayan bu gayretimiz için belirli bir sayfa sınırını gözetmemiz gerekiyordu. Umarım, Aklın Kırk Yolu ismini verdiğimiz bu çalışmanın devamı da gelir.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 188,64 | 188,64 |
2 | 98,09 | 196,19 |
3 | 67,91 | 203,73 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 188,64 | 188,64 |
2 | 98,09 | 196,19 |
3 | 67,91 | 203,73 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 188,64 | 188,64 |
2 | 98,09 | 196,19 |
3 | 67,91 | 203,73 |