Edebiyat, sözün özünü söyleme sanatı; şiir, özün özünü söyleme sanatıdır. Edebiyat sanatçısı ve edebiyat bilimcisi olmak için zengin bir donanıma sahip olmak gerekir. Zengin bir birikime sahip olmadan sözün özünü söylemek de, özün özünü söylemek de kolay değildir. Söylenen öz sözden derin anlamlar çıkarabilmek ve söylenen özün özünü anlayıp tahlil edebilmek de aynı şeklide zengin bir birikim ister. Şiir tahlili yapan edebiyat bilimcisi; zerrede güneşi, katrede ummanı görebilen sanat bilgesi, sanat bilginidir. Çünkü şiir; güneşi zerreye, ummanı katreye sığdırabilme sanatıdır. Şair ise güneşi zerreye, ummanı katreye sığdırabilen sanatçıdır.
Kitapta; şiir sanatı hakkında düşünceler, âşık edebiyatı şiir sanatını oluşturan gelenekler, şiir sanatında ahenk unsurları, şiir sanatında estetik düşünce ve üslûp özellikleri, şiir sanatında şekil ve tür özellikleri ve şiir sanatında öne çıkan konularla ilgili incelemeler ve incelenen şiir varlığı: metinler yer almaktadır.
Âşık edebiyatı şiir sanatını oluşturan gelenekler incelenirken müzik/ ezgi eşliğinde icra, mahlas alma, usta-çırak ilişkisi, dolu içme/ rüya motifi, atışma / tekellüm ve nazım-nesir karışımından oluşan bir gelenek olan hikâye anlatma hakkında bilgiler verilmektedir. Âşık edebiyatının uygulamalı eğitim süreci daha çok "usta-çırak ilişkisi" içinde yer aldığı için, çırak olma, yetişme ve çırak yetiştirme; ustamalı şiir söyleme, ustamalı hikâye anlatma, ustamalı âşık makamları eşliğinde söyleme, nazire söyleme, usta/ başka âşıklardan bahsetme gibi uygulamalar da usta-çırak ilişkisi içinde değerlendirilmektedir.
Şiiri nesirden ayıran en belirgin özellik, şiirin olmazsa olmazları arasında ahengin bulunmasıdır. Ahengi sağlayan unsurlardan ayak, kafiye, redif, durak, kelime ve ses tekrarları, aliterasyon, asonans vs. örneklerle incelenmektedir.
Şiir sanatındaki "sözün büyü"sünü anlayabilmek için estetik düşünce birikiminde edebî sanatlar, mazmunlar, imgeler, dil özellikleri ve metinlerarası ilişkiler hakkında değerlendirmeler, örneklerle ortaya konmaktadır.
Şiir sanatında nazım şekilleri ve nazım türleri önemli bir yer tutmaktadır. Şekil özellikleri incelenirken nazım birimi, hane sayısı, vezin ve nazım şekilleri başlıkları altında değerlendirmelere yer verilmektedir. Tür özellikleri ise gelenek içinde öne çıkan nazım türleri bakımından değerlendirilmektedir.
Âşık edebiyatı şiir sanatında zengin bir konu çeşitliliği bulunur. Bununla birlikte ferdî konulardan daha çok toplumu yakından ilgilendiren konular öne çıkar. Özellikle "din ve tasavvuf", "millî duygular", "insan ve toplum" ve "aşk" konulu şiirlerin daha fazla söylendiği / yazıldığı, "sistematik tahlil" yönteminden yararlanarak incelenen şiir varlığından anlaşılmaktadır.
Edebiyat, sözün özünü söyleme sanatı; şiir, özün özünü söyleme sanatıdır. Edebiyat sanatçısı ve edebiyat bilimcisi olmak için zengin bir donanıma sahip olmak gerekir. Zengin bir birikime sahip olmadan sözün özünü söylemek de, özün özünü söylemek de kolay değildir. Söylenen öz sözden derin anlamlar çıkarabilmek ve söylenen özün özünü anlayıp tahlil edebilmek de aynı şeklide zengin bir birikim ister. Şiir tahlili yapan edebiyat bilimcisi; zerrede güneşi, katrede ummanı görebilen sanat bilgesi, sanat bilginidir. Çünkü şiir; güneşi zerreye, ummanı katreye sığdırabilme sanatıdır. Şair ise güneşi zerreye, ummanı katreye sığdırabilen sanatçıdır.
Kitapta; şiir sanatı hakkında düşünceler, âşık edebiyatı şiir sanatını oluşturan gelenekler, şiir sanatında ahenk unsurları, şiir sanatında estetik düşünce ve üslûp özellikleri, şiir sanatında şekil ve tür özellikleri ve şiir sanatında öne çıkan konularla ilgili incelemeler ve incelenen şiir varlığı: metinler yer almaktadır.
Âşık edebiyatı şiir sanatını oluşturan gelenekler incelenirken müzik/ ezgi eşliğinde icra, mahlas alma, usta-çırak ilişkisi, dolu içme/ rüya motifi, atışma / tekellüm ve nazım-nesir karışımından oluşan bir gelenek olan hikâye anlatma hakkında bilgiler verilmektedir. Âşık edebiyatının uygulamalı eğitim süreci daha çok "usta-çırak ilişkisi" içinde yer aldığı için, çırak olma, yetişme ve çırak yetiştirme; ustamalı şiir söyleme, ustamalı hikâye anlatma, ustamalı âşık makamları eşliğinde söyleme, nazire söyleme, usta/ başka âşıklardan bahsetme gibi uygulamalar da usta-çırak ilişkisi içinde değerlendirilmektedir.
Şiiri nesirden ayıran en belirgin özellik, şiirin olmazsa olmazları arasında ahengin bulunmasıdır. Ahengi sağlayan unsurlardan ayak, kafiye, redif, durak, kelime ve ses tekrarları, aliterasyon, asonans vs. örneklerle incelenmektedir.
Şiir sanatındaki "sözün büyü"sünü anlayabilmek için estetik düşünce birikiminde edebî sanatlar, mazmunlar, imgeler, dil özellikleri ve metinlerarası ilişkiler hakkında değerlendirmeler, örneklerle ortaya konmaktadır.
Şiir sanatında nazım şekilleri ve nazım türleri önemli bir yer tutmaktadır. Şekil özellikleri incelenirken nazım birimi, hane sayısı, vezin ve nazım şekilleri başlıkları altında değerlendirmelere yer verilmektedir. Tür özellikleri ise gelenek içinde öne çıkan nazım türleri bakımından değerlendirilmektedir.
Âşık edebiyatı şiir sanatında zengin bir konu çeşitliliği bulunur. Bununla birlikte ferdî konulardan daha çok toplumu yakından ilgilendiren konular öne çıkar. Özellikle "din ve tasavvuf", "millî duygular", "insan ve toplum" ve "aşk" konulu şiirlerin daha fazla söylendiği / yazıldığı, "sistematik tahlil" yönteminden yararlanarak incelenen şiir varlığından anlaşılmaktadır.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 161,00 | 161,00 |
2 | 83,72 | 167,44 |
3 | 57,96 | 173,88 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 161,00 | 161,00 |
2 | 83,72 | 167,44 |
3 | 57,96 | 173,88 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 161,00 | 161,00 |
2 | 83,72 | 167,44 |
3 | 57,96 | 173,88 |