Bir an dengemi kaybeder gibi oldum, başım iyice dönmeye başlamıştı ki kendimi halının üzerine istifra ederken buldum. Gözlerimden yaşlar süzülürken cebimdeki matarayı çıkartarak birkaç yudum içtim. Ellerimin titremesine engel olamıyordum. Ayakta duramadığımı fark edince etrafıma bakınarakgözüme ilişen ilk sandalyeyi pencerenin kenarına getirdim. Yaşanan olayları artık kafam almıyordu. Evi basıp ikisini de öldürmek istedim ama bundan daha acı veren bir şey yapmalıydım. Ölüm onlar için en kolayı olurdu.
…
Bodrum katında mezarkazarken etrafımdaki çukurlara istemsizce gözüm ilişiyordu. Bu çukurlardaki cesetler sıradan kişiler değildi. İçlerinde imamdan tutun, bürokrasiye kadar birçok kişi vardı. Onlardan geç de olsa intikamımı aldığımı düşünüyordum. Çukuru yeteri kadar derin kazdıktan sonra onu mezarın içine yerleştirdim.
Ve sıra nihayet ona gelmişti…
Bir an dengemi kaybeder gibi oldum, başım iyice dönmeye başlamıştı ki kendimi halının üzerine istifra ederken buldum. Gözlerimden yaşlar süzülürken cebimdeki matarayı çıkartarak birkaç yudum içtim. Ellerimin titremesine engel olamıyordum. Ayakta duramadığımı fark edince etrafıma bakınarakgözüme ilişen ilk sandalyeyi pencerenin kenarına getirdim. Yaşanan olayları artık kafam almıyordu. Evi basıp ikisini de öldürmek istedim ama bundan daha acı veren bir şey yapmalıydım. Ölüm onlar için en kolayı olurdu.
…
Bodrum katında mezarkazarken etrafımdaki çukurlara istemsizce gözüm ilişiyordu. Bu çukurlardaki cesetler sıradan kişiler değildi. İçlerinde imamdan tutun, bürokrasiye kadar birçok kişi vardı. Onlardan geç de olsa intikamımı aldığımı düşünüyordum. Çukuru yeteri kadar derin kazdıktan sonra onu mezarın içine yerleştirdim.
Ve sıra nihayet ona gelmişti…