9789944979467
874054
https://www.ekinkitap.com/dizi-yazmak-istiyorum
Dizi Yazmak İstiyorum
175.00
Mahallenin Muhtarları dizisi Maltepe'deki Beşçeşmeler meydanında çekiliyordu. O zamanlar o küçük meydan içkili restoranlar ve birahaneler ile doluydu. Ben de o sıralar Olacak O Kadar, Zeki Metince, Durum Bundan İbaret gibi skeçlerden oluşan programlar yazıyordum. Her gün onlarca skeç bulmam gerekiyordu. Genellikle de Beşçeşmeler'deki birahanelerden birine gider orada etrafı ve insanları izleyerek skeç bulmaya çalışırdım.
Bir keresinde karşıma biri oturdu. Oldukça sarhoştu. Sarhoş muhabbetini hiç sevmediğim için benimle sohbete başlamadan kalkmaya çalıştım ama başaramadım. Hemen "nerelisin hemşerim" diye girdi muhabbete. Yakalanmıştım artık, bir iki bira da onunla içmek zorundaydım. Mevcut her türlü gereksiz ve abuk mevzuyu geçtikten sonra adam "ne iş yapıyon sen abi?" dedi. Yazar olduğumu anlatmaya çalıştım. Belli ki adama yabancı bir iş kolu idi bu. Ne kadar kazandığımı sordu, ben de kazandığımın dörtte birini filan söyledim ki kendi kazancı ona çok az görünmesin. Rakkamı duyunca adam şaşırdı, yüzüme baktı ve ağzından o müthiş laf çıktı "vay beee iyi para valla, ben de yazayım be abi..."
Bu karşılaştığım benzer durumlardan sadece biri. 20 yılı aşkın yazarlık hayatımda en sık duyduğum sözlerden biridir "ben de yazayım be abi"... Zaten bizim milletimiz bir siyasetten, bir futboldan bir de yazarlıktan anlar. Her genç illaki bir miktar şiir yazmıştır, herkesin hayatı romandır. "Abi ben hayatımı anlatayım sana valla on tane dizi çıkar ha..."
Bunları hep yaşıyorum ama son bir olay bu kitabı yazmama neden oldu. Bir adam büromu aradı ve çok muhteşem bir senaryo yazdığını, bana okutup fikrimi almak istediğini söyledi. O kadar ısrarlı ve istekli idi ki kıramadım ve davet ettim. Ertesi gün gelince gözlerime inanamadım, adam 70 yaşında bir emekli idi, zorlukla yürüyordu. Elleri titriyordu ve eski bir fıkrayı titrek el yazısı ile bir kağıda yazmıştı senaryo diye.
O gün bu kitaba başladım. Belki sizin çevrenizde de ben illa yazacağım diyenler vardır, bu kitabı onlara hediye edersiniz. Hiç olmasın nasıl yazılacağı hakkında fikirleri olur.
Bir keresinde karşıma biri oturdu. Oldukça sarhoştu. Sarhoş muhabbetini hiç sevmediğim için benimle sohbete başlamadan kalkmaya çalıştım ama başaramadım. Hemen "nerelisin hemşerim" diye girdi muhabbete. Yakalanmıştım artık, bir iki bira da onunla içmek zorundaydım. Mevcut her türlü gereksiz ve abuk mevzuyu geçtikten sonra adam "ne iş yapıyon sen abi?" dedi. Yazar olduğumu anlatmaya çalıştım. Belli ki adama yabancı bir iş kolu idi bu. Ne kadar kazandığımı sordu, ben de kazandığımın dörtte birini filan söyledim ki kendi kazancı ona çok az görünmesin. Rakkamı duyunca adam şaşırdı, yüzüme baktı ve ağzından o müthiş laf çıktı "vay beee iyi para valla, ben de yazayım be abi..."
Bu karşılaştığım benzer durumlardan sadece biri. 20 yılı aşkın yazarlık hayatımda en sık duyduğum sözlerden biridir "ben de yazayım be abi"... Zaten bizim milletimiz bir siyasetten, bir futboldan bir de yazarlıktan anlar. Her genç illaki bir miktar şiir yazmıştır, herkesin hayatı romandır. "Abi ben hayatımı anlatayım sana valla on tane dizi çıkar ha..."
Bunları hep yaşıyorum ama son bir olay bu kitabı yazmama neden oldu. Bir adam büromu aradı ve çok muhteşem bir senaryo yazdığını, bana okutup fikrimi almak istediğini söyledi. O kadar ısrarlı ve istekli idi ki kıramadım ve davet ettim. Ertesi gün gelince gözlerime inanamadım, adam 70 yaşında bir emekli idi, zorlukla yürüyordu. Elleri titriyordu ve eski bir fıkrayı titrek el yazısı ile bir kağıda yazmıştı senaryo diye.
O gün bu kitaba başladım. Belki sizin çevrenizde de ben illa yazacağım diyenler vardır, bu kitabı onlara hediye edersiniz. Hiç olmasın nasıl yazılacağı hakkında fikirleri olur.
Mahallenin Muhtarları dizisi Maltepe'deki Beşçeşmeler meydanında çekiliyordu. O zamanlar o küçük meydan içkili restoranlar ve birahaneler ile doluydu. Ben de o sıralar Olacak O Kadar, Zeki Metince, Durum Bundan İbaret gibi skeçlerden oluşan programlar yazıyordum. Her gün onlarca skeç bulmam gerekiyordu. Genellikle de Beşçeşmeler'deki birahanelerden birine gider orada etrafı ve insanları izleyerek skeç bulmaya çalışırdım.
Bir keresinde karşıma biri oturdu. Oldukça sarhoştu. Sarhoş muhabbetini hiç sevmediğim için benimle sohbete başlamadan kalkmaya çalıştım ama başaramadım. Hemen "nerelisin hemşerim" diye girdi muhabbete. Yakalanmıştım artık, bir iki bira da onunla içmek zorundaydım. Mevcut her türlü gereksiz ve abuk mevzuyu geçtikten sonra adam "ne iş yapıyon sen abi?" dedi. Yazar olduğumu anlatmaya çalıştım. Belli ki adama yabancı bir iş kolu idi bu. Ne kadar kazandığımı sordu, ben de kazandığımın dörtte birini filan söyledim ki kendi kazancı ona çok az görünmesin. Rakkamı duyunca adam şaşırdı, yüzüme baktı ve ağzından o müthiş laf çıktı "vay beee iyi para valla, ben de yazayım be abi..."
Bu karşılaştığım benzer durumlardan sadece biri. 20 yılı aşkın yazarlık hayatımda en sık duyduğum sözlerden biridir "ben de yazayım be abi"... Zaten bizim milletimiz bir siyasetten, bir futboldan bir de yazarlıktan anlar. Her genç illaki bir miktar şiir yazmıştır, herkesin hayatı romandır. "Abi ben hayatımı anlatayım sana valla on tane dizi çıkar ha..."
Bunları hep yaşıyorum ama son bir olay bu kitabı yazmama neden oldu. Bir adam büromu aradı ve çok muhteşem bir senaryo yazdığını, bana okutup fikrimi almak istediğini söyledi. O kadar ısrarlı ve istekli idi ki kıramadım ve davet ettim. Ertesi gün gelince gözlerime inanamadım, adam 70 yaşında bir emekli idi, zorlukla yürüyordu. Elleri titriyordu ve eski bir fıkrayı titrek el yazısı ile bir kağıda yazmıştı senaryo diye.
O gün bu kitaba başladım. Belki sizin çevrenizde de ben illa yazacağım diyenler vardır, bu kitabı onlara hediye edersiniz. Hiç olmasın nasıl yazılacağı hakkında fikirleri olur.
Bir keresinde karşıma biri oturdu. Oldukça sarhoştu. Sarhoş muhabbetini hiç sevmediğim için benimle sohbete başlamadan kalkmaya çalıştım ama başaramadım. Hemen "nerelisin hemşerim" diye girdi muhabbete. Yakalanmıştım artık, bir iki bira da onunla içmek zorundaydım. Mevcut her türlü gereksiz ve abuk mevzuyu geçtikten sonra adam "ne iş yapıyon sen abi?" dedi. Yazar olduğumu anlatmaya çalıştım. Belli ki adama yabancı bir iş kolu idi bu. Ne kadar kazandığımı sordu, ben de kazandığımın dörtte birini filan söyledim ki kendi kazancı ona çok az görünmesin. Rakkamı duyunca adam şaşırdı, yüzüme baktı ve ağzından o müthiş laf çıktı "vay beee iyi para valla, ben de yazayım be abi..."
Bu karşılaştığım benzer durumlardan sadece biri. 20 yılı aşkın yazarlık hayatımda en sık duyduğum sözlerden biridir "ben de yazayım be abi"... Zaten bizim milletimiz bir siyasetten, bir futboldan bir de yazarlıktan anlar. Her genç illaki bir miktar şiir yazmıştır, herkesin hayatı romandır. "Abi ben hayatımı anlatayım sana valla on tane dizi çıkar ha..."
Bunları hep yaşıyorum ama son bir olay bu kitabı yazmama neden oldu. Bir adam büromu aradı ve çok muhteşem bir senaryo yazdığını, bana okutup fikrimi almak istediğini söyledi. O kadar ısrarlı ve istekli idi ki kıramadım ve davet ettim. Ertesi gün gelince gözlerime inanamadım, adam 70 yaşında bir emekli idi, zorlukla yürüyordu. Elleri titriyordu ve eski bir fıkrayı titrek el yazısı ile bir kağıda yazmıştı senaryo diye.
O gün bu kitaba başladım. Belki sizin çevrenizde de ben illa yazacağım diyenler vardır, bu kitabı onlara hediye edersiniz. Hiç olmasın nasıl yazılacağı hakkında fikirleri olur.
AKBANK
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 175,00 | 175,00 |
2 | 91,00 | 182,00 |
3 | 63,00 | 189,00 |
ZİRAAT BANKASI
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 175,00 | 175,00 |
2 | 91,00 | 182,00 |
3 | 63,00 | 189,00 |
İŞ BANKASI
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 175,00 | 175,00 |
2 | 91,00 | 182,00 |
3 | 63,00 | 189,00 |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.