Ortaçağ denilince hep akıllara hangi Ortaçağ ve nasıl bir Ortaçağ? …şeklinde sorular gelir. Sorular tartışılabilir; ancak cevap bellidir. Yani Ortaçağ, kesinlikle "Karanlık" değildir. Çünkü bu dönemde düşünebilen tek varlık özelliğine sahip insanoğlu, yeteneklerini geleceğe ve hayatı kolaylaştırmaya yönelik olarak kullanmıştır. Böylece yaratıcılığa en elverişli çağlardan biri ortaya çıkmıştır. XII. yüzyıla kadar Yakındoğu'da , X.-XIII. yüzyıllar arasında da Avrupa'da teknolojik ve endüstriyel atılımlar yapılmıştır. Böylece tarihteki ilk "Endüstri Devrimi" de gerçekleşmiş oldu.
Bu teknolojik atılımların etkileri olarak, nüfus artmış ardından göçler başlamış; büyük kentler kurulmuştur. Hatta bu sosyo-ekonomik durumun yarattığı serbest girişimcilik ruhunu teşvik etmek için elverişli olan ortamda kendi kendini yetiştirebilen iş adamları dahi ortaya çıkmıştır.
Özel girişimcilerin çalışmalarının yanı sıra, bu dönemde işçiler de işe gelmeme, grev gibi eylemler yaparak hak arama yoluna dahi gitmişlerdir. Yani, sözkonusu insan olunca yaşananların günümüzdeki olaylardan çok daha farklı olduğu söylenemez.