Kendimizi mutlu etmek için hararetle çalışıyoruz. Peki neden bu kadar mutsuzuz? Neden zamanımızı anlam yerine verimlilikle ölçüyoruz? Neden biraz ara veremiyoruz?
Yüksek performans için bedenlerimizi ve zihinlerimizi daha uygun hale getirmek için sürekli yeni yollarını aramamıza rağmen, insanlar daha az yerine daha çok çalışıyor, daha akıllı değil ama daha çok yaşıyor, giderek daha yalnız ve endişeli hale geliyor. Hayatımızın her alanında mutlak en iyi için çalışıyor, doğal olarak iyi yaptığımız şeyleri görmezden geliyoruz. Görünüşe göre, dahili bir soruna harici çözümler arıyoruz: Cezalandırıcı diyetlerde, üretkenlik uygulamalarında veya en son kişisel gelişim planlarında aradığımız şeyi bulamayacağız. Yapmamız gereken, kendimize nasıl zaman ayıracağımızı öğrenmek ve gerçekten değerli olanı yeniden tanımlamak.
Headlee, tarih, nörobilim, sosyal bilimler ve paleontolojiden temel alarak, zaman kullanımı, tembellik, sıkı çalışma ve hatta nihai hedeflerimiz hakkında uzun süredir devam eden varsayımları inceliyor ve tutunduğumuz alışkanlıkların bize zarar verdiğini ortaya koyuyor. Hepimizi daha mutsuz, daha sağlıksız ve daha az üretken yapan trendi tersine çevirmenin ve gelişmemizi sağlayan bir yaşam biçimine geri dönmenin zamanı geldi.
"Celeste Headlee, üretkenliğin doğuştan gelen bir erdem olmadığını güçlü bir şekilde ortaya koyuyor: Önemli olan çok çalışmak değil, akıllıca çalışmak. Bazen daha azını yaparak daha fazlasını başarırsınız." —Adam Grant, Orijinaller'in yazarı
"Tükenmişliğin zehirli koşuşturmacasına karşı hoş bir panzehir." —Arianna Huffington
"Gerçekten hayat kurtarıcı." —Elizabeth Gilbert
Kendimizi mutlu etmek için hararetle çalışıyoruz. Peki neden bu kadar mutsuzuz? Neden zamanımızı anlam yerine verimlilikle ölçüyoruz? Neden biraz ara veremiyoruz?
Yüksek performans için bedenlerimizi ve zihinlerimizi daha uygun hale getirmek için sürekli yeni yollarını aramamıza rağmen, insanlar daha az yerine daha çok çalışıyor, daha akıllı değil ama daha çok yaşıyor, giderek daha yalnız ve endişeli hale geliyor. Hayatımızın her alanında mutlak en iyi için çalışıyor, doğal olarak iyi yaptığımız şeyleri görmezden geliyoruz. Görünüşe göre, dahili bir soruna harici çözümler arıyoruz: Cezalandırıcı diyetlerde, üretkenlik uygulamalarında veya en son kişisel gelişim planlarında aradığımız şeyi bulamayacağız. Yapmamız gereken, kendimize nasıl zaman ayıracağımızı öğrenmek ve gerçekten değerli olanı yeniden tanımlamak.
Headlee, tarih, nörobilim, sosyal bilimler ve paleontolojiden temel alarak, zaman kullanımı, tembellik, sıkı çalışma ve hatta nihai hedeflerimiz hakkında uzun süredir devam eden varsayımları inceliyor ve tutunduğumuz alışkanlıkların bize zarar verdiğini ortaya koyuyor. Hepimizi daha mutsuz, daha sağlıksız ve daha az üretken yapan trendi tersine çevirmenin ve gelişmemizi sağlayan bir yaşam biçimine geri dönmenin zamanı geldi.
"Celeste Headlee, üretkenliğin doğuştan gelen bir erdem olmadığını güçlü bir şekilde ortaya koyuyor: Önemli olan çok çalışmak değil, akıllıca çalışmak. Bazen daha azını yaparak daha fazlasını başarırsınız." —Adam Grant, Orijinaller'in yazarı
"Tükenmişliğin zehirli koşuşturmacasına karşı hoş bir panzehir." —Arianna Huffington
"Gerçekten hayat kurtarıcı." —Elizabeth Gilbert
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 147,40 | 147,40 |
2 | 76,65 | 153,30 |
3 | 53,06 | 159,19 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 147,40 | 147,40 |
2 | 76,65 | 153,30 |
3 | 53,06 | 159,19 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 147,40 | 147,40 |
2 | 76,65 | 153,30 |
3 | 53,06 | 159,19 |