Hayaller, hevesler, istek, azim ama illâ ki çalışma… Hem de çok çalışma! Edebiyatdergiciliğinin şifresi burada. Defaten dile getirdiğimiz Konya Selçuk Üniversitesi kantinindekibirkaç edebiyata gönüllü gencin hikâyesidir Ihlamur Dergisi. Konya ovasının orta yerine dikilipfedakârlıkla sulanan, azimle çalışmamızın karşılığıdır Ihlamur. O fidan geçen ay biraz daha boyattı; kökleri biraz daha toprağın derinliklerine indi. 100. Sayımızın mutluluğunu, gururunu yazardostlarımızla, siz okurlarımızla hep birlikte yaşadık.
Derginin mutfağına girenlerce malumdur; süreli yayın zamanla yarış isteyen bir iştir. Tamdergi hazır baskıya gönderildi diye kahvemizi yudumlarken önümüzdeki ayın dosya konuları,yazılar, şiirler zihninize düşüverir. Baskıdan gelen derginin dağıtımı vs… Bu süreç hep bu döngüiçerisinde tekrarlar durur. Biz de bu hıza ayak uydurup sürekli koştururken ne geçtiğimizsayılarda neler yaptığımızın farkına varabildik ne de geriye dönüp inceleme, değerlendirme,yorumlama fırsatımız oldu. 100. Sayıyı kendimize ayırıp genelde edebiyat dergiciliği, özelde deIhlamur olunca bizim için de soluklanıp kendimize bakmamıza, özeleştiri yapmamıza vesileoldu. Yazar dostların, okurların Ihlamur Dergisi için söylediklerini dinledik, şimdiye kadaryaptığımız dosyalardan, özel sayılardan öğrendiklerimizi tarttık, hatalarımızdan ders çıkarttık,güzellikleri sürdürmek için altlarını çizdik. Eski defterlerimizi açıp kazancımızı hesap ettik. İyi dekazanmışız. Sayısı binlerle ifade edilen yazar dost kazanmışız, onlarca yaşayan ustaya vefamızıgösterip onların mutluluklarına ortak olmuş, hayır duasını kazanmışız. Anadolu'nun dört biryanında bizleri takip eden edebiyat seven dostlar kazanmışız. Dergi çıkartmak meşakkatli iş,gideri gelirinden fazla… Her biri bir kitap değerindeki 100 sayımızda, Ömer Seyfettin ve İstiklalAjandası çalışmalarımızda ve armağan kitaplarımızda yolumuzu aydınlatan mihmandarlar veher birinde yükümüzü hafifleten dostlar kazanmışız.
Önümüzdeki süreçte gölgesinde şairlerin, yazarların nefeslendiği, dallarında şiir kitabı,romanlar, hikâye kitabı meyveleri olan koca bir Ihlamur meydana getirmek arzusuylaçalışmalarımızı sürdürüyoruz.
100. sayımızda müstakil bir ilksöz yazmadık. Edebiyat dergilerince adeta manifesto halinegelen merhum Cemil Meriç'in "Dergi, Hür Tefekkürün Kalesi" yazısından daha uygunuolamazdı. Bu vesile ile yazıyı yayınlamamıza müsaade eden sevgili Ümit Meriç'e ayrıcateşekkür ediyoruz.
100. sayımızda ilk bölümünü yayınladığımız "Edebiyat Dergiciliğimiz" soruşturması busayımızda devam ediyor.Ihlamur geleneği olan yaşayan ustalara vefa dosyalarına devam ediyoruz. Bu sayımızda"Günümüz mûsikî medeniyetinin mimarı Alâeddin Yavaşca"dosyası ile sizleri selamlıyoruz. Birsüredir hastalıklarla mücadele eden üstada şifalar diliyoruz. İlk sayımızdan beridir bizi yalnızbırakmayan Hüsamettin Olgun Ağabeyimiz, sevgili Sinan Sipahi ve hocamızın kıymetli eşi AytenYavaşca Hanımefendi'ye katkıları için bin teşekkürler…
Dergiyi Yaşat ki Edebiyat Yaşasın!
Hayaller, hevesler, istek, azim ama illâ ki çalışma… Hem de çok çalışma! Edebiyatdergiciliğinin şifresi burada. Defaten dile getirdiğimiz Konya Selçuk Üniversitesi kantinindekibirkaç edebiyata gönüllü gencin hikâyesidir Ihlamur Dergisi. Konya ovasının orta yerine dikilipfedakârlıkla sulanan, azimle çalışmamızın karşılığıdır Ihlamur. O fidan geçen ay biraz daha boyattı; kökleri biraz daha toprağın derinliklerine indi. 100. Sayımızın mutluluğunu, gururunu yazardostlarımızla, siz okurlarımızla hep birlikte yaşadık.
Derginin mutfağına girenlerce malumdur; süreli yayın zamanla yarış isteyen bir iştir. Tamdergi hazır baskıya gönderildi diye kahvemizi yudumlarken önümüzdeki ayın dosya konuları,yazılar, şiirler zihninize düşüverir. Baskıdan gelen derginin dağıtımı vs… Bu süreç hep bu döngüiçerisinde tekrarlar durur. Biz de bu hıza ayak uydurup sürekli koştururken ne geçtiğimizsayılarda neler yaptığımızın farkına varabildik ne de geriye dönüp inceleme, değerlendirme,yorumlama fırsatımız oldu. 100. Sayıyı kendimize ayırıp genelde edebiyat dergiciliği, özelde deIhlamur olunca bizim için de soluklanıp kendimize bakmamıza, özeleştiri yapmamıza vesileoldu. Yazar dostların, okurların Ihlamur Dergisi için söylediklerini dinledik, şimdiye kadaryaptığımız dosyalardan, özel sayılardan öğrendiklerimizi tarttık, hatalarımızdan ders çıkarttık,güzellikleri sürdürmek için altlarını çizdik. Eski defterlerimizi açıp kazancımızı hesap ettik. İyi dekazanmışız. Sayısı binlerle ifade edilen yazar dost kazanmışız, onlarca yaşayan ustaya vefamızıgösterip onların mutluluklarına ortak olmuş, hayır duasını kazanmışız. Anadolu'nun dört biryanında bizleri takip eden edebiyat seven dostlar kazanmışız. Dergi çıkartmak meşakkatli iş,gideri gelirinden fazla… Her biri bir kitap değerindeki 100 sayımızda, Ömer Seyfettin ve İstiklalAjandası çalışmalarımızda ve armağan kitaplarımızda yolumuzu aydınlatan mihmandarlar veher birinde yükümüzü hafifleten dostlar kazanmışız.
Önümüzdeki süreçte gölgesinde şairlerin, yazarların nefeslendiği, dallarında şiir kitabı,romanlar, hikâye kitabı meyveleri olan koca bir Ihlamur meydana getirmek arzusuylaçalışmalarımızı sürdürüyoruz.
100. sayımızda müstakil bir ilksöz yazmadık. Edebiyat dergilerince adeta manifesto halinegelen merhum Cemil Meriç'in "Dergi, Hür Tefekkürün Kalesi" yazısından daha uygunuolamazdı. Bu vesile ile yazıyı yayınlamamıza müsaade eden sevgili Ümit Meriç'e ayrıcateşekkür ediyoruz.
100. sayımızda ilk bölümünü yayınladığımız "Edebiyat Dergiciliğimiz" soruşturması busayımızda devam ediyor.Ihlamur geleneği olan yaşayan ustalara vefa dosyalarına devam ediyoruz. Bu sayımızda"Günümüz mûsikî medeniyetinin mimarı Alâeddin Yavaşca"dosyası ile sizleri selamlıyoruz. Birsüredir hastalıklarla mücadele eden üstada şifalar diliyoruz. İlk sayımızdan beridir bizi yalnızbırakmayan Hüsamettin Olgun Ağabeyimiz, sevgili Sinan Sipahi ve hocamızın kıymetli eşi AytenYavaşca Hanımefendi'ye katkıları için bin teşekkürler…
Dergiyi Yaşat ki Edebiyat Yaşasın!