İnsanlar bizi tanımıyorlarsa kendimizi suçlamalıyız. Devraldığımız mirası ve muazzam birikimimizi toprağa gömdükten sonra konuşacak bir şeye ve övünülecek bir meziyete sahip değiliz. Bugün insan, Allah'ın şeriatından müstağni kalarak kanun ve sistemler üretmiş, hatta biz de mirasımızdan soyutlanıp bunlarla yetinir olmuşuz.
Kuşkusuz biz, ilmi bakımdan İslâm'ın hakikatlerini tam anlamıyla takdir etmemekteyiz. Amel bakımından da onu temsil edip onun canlı örneğini oluşturan bir ümmet olamamışız. İnsanlara İslâm'ı arzetmede ve davet üsluphlarında da gereken düzeyi yakalayamamışız. Bu araştırmada değişik boyutlardan meseleyle ilişkili olan problemlere çözüm aranacaktır.
İnsanlar bizi tanımıyorlarsa kendimizi suçlamalıyız. Devraldığımız mirası ve muazzam birikimimizi toprağa gömdükten sonra konuşacak bir şeye ve övünülecek bir meziyete sahip değiliz. Bugün insan, Allah'ın şeriatından müstağni kalarak kanun ve sistemler üretmiş, hatta biz de mirasımızdan soyutlanıp bunlarla yetinir olmuşuz.
Kuşkusuz biz, ilmi bakımdan İslâm'ın hakikatlerini tam anlamıyla takdir etmemekteyiz. Amel bakımından da onu temsil edip onun canlı örneğini oluşturan bir ümmet olamamışız. İnsanlara İslâm'ı arzetmede ve davet üsluphlarında da gereken düzeyi yakalayamamışız. Bu araştırmada değişik boyutlardan meseleyle ilişkili olan problemlere çözüm aranacaktır.