"Adım diye demiyorum, bağırsan bağırmaya yakışır fısıldasan fısıldamaya. İsmimi taşıyan cisim, dertliye çare, bunluya neşedir. Gizli derdine derman arayan, "Bir arkadaşım var, adı Ayşe," diye girer lafa. Bizim muhabbet kuşu bile, her şeyden önce "Ayşe" demeyi öğrendi. Gelip geçtiğim şu dünyada, bir devletimiz sevmedi beni."
Özgün bir dilin duyarlığıyla kaleme aldığı "Kamçılanma Mesafesi" adlı ilk öykü kitabında Zeynep Uzunbay hayatın eril yüzünü sorguluyor. Öykülerdeki kadınları belki yıllardır tanıyor gibiyiz, belki daha önce benzerlerine rastlamamışız. Onların sözcükleriyle kurgulanmış öyküler, bizi dünyalarına buyur ediyor.
Öykülerin kahraman kadınları yıkıldığı ya da acı çektiği yerde kalıp kaderine razı olmuyor. Doğrulup üzerine gitmek, hesap sormak ve payını almak için harekete geçiyor. Bazen bir isyan hissi, bazen güleç bir derinlikle karşımıza çıkıyorlar.
Şiir, roman ve inceleme kitapları bulunan Zeynep Uzunbay, "Kamçılanma Mesafesi"yle yeni kapılar aralıyor.
"Adım diye demiyorum, bağırsan bağırmaya yakışır fısıldasan fısıldamaya. İsmimi taşıyan cisim, dertliye çare, bunluya neşedir. Gizli derdine derman arayan, "Bir arkadaşım var, adı Ayşe," diye girer lafa. Bizim muhabbet kuşu bile, her şeyden önce "Ayşe" demeyi öğrendi. Gelip geçtiğim şu dünyada, bir devletimiz sevmedi beni."
Özgün bir dilin duyarlığıyla kaleme aldığı "Kamçılanma Mesafesi" adlı ilk öykü kitabında Zeynep Uzunbay hayatın eril yüzünü sorguluyor. Öykülerdeki kadınları belki yıllardır tanıyor gibiyiz, belki daha önce benzerlerine rastlamamışız. Onların sözcükleriyle kurgulanmış öyküler, bizi dünyalarına buyur ediyor.
Öykülerin kahraman kadınları yıkıldığı ya da acı çektiği yerde kalıp kaderine razı olmuyor. Doğrulup üzerine gitmek, hesap sormak ve payını almak için harekete geçiyor. Bazen bir isyan hissi, bazen güleç bir derinlikle karşımıza çıkıyorlar.
Şiir, roman ve inceleme kitapları bulunan Zeynep Uzunbay, "Kamçılanma Mesafesi"yle yeni kapılar aralıyor.