Erhan Eren'in 'Ahmet Bey'e dair şiirlerini okurken onu Ünye sahillerinden Orhan Veli'ye hüzünlü bir tebessümle el sallarken hayal ettim. ' Hiçbir Şeyden Çekmedi Nasırından Çektiği Kadar Süleyman Efendi' dizesiyle hatırlanan ama adı ' Kitabe-i Seng-i Mezar' olan şiir şair Eren'in ' Ahmet Bey ' şiirleriyle yeniden hayat buluyor sanki.
Şair Eren'in Ünye'de kendisinden dinlediğim Taşlama tarzındaki şiirlerinden çok etkilendiğimi itiraf etmek istiyorum. Bu şiirlerde tartışılmaz bir yetkinliği var şairin. Öyle ki Şair Eşref ile Neyzen Tevfik'le poetik ve tematik bir akrabalığın günlerinde ne gibi ortak özelikler var? Humour yüklü ama bir o kadar da hüzünlü. Hınzır ama bir o kadar da çelebi. Dobra ama bir o kadar da vakur.
Cezmi ERSÖZ
Kayıp heceyi ararken, mısralar arasında kayboluveriyorsunuz. Sadakati, adamlığı, sevdayı, yokluğu, insandan yoksunluğu, Hüda'yı anlatıyor...Sarsılıyorsunuz. O rıhtımda,sahile vuran dalgaların sesinde ,o çınarın altında,unutulanda,hatırlananda kendinizi arıyorsunuz... Korku sarıyor içinizi, kendinizi koyacak yer bulamıyorsunuz. Duaya duruyorsunuz bu yeşilin maviye meftun olduğu şehre aşık olan adamın dizelerinde.Sevdaya sevdalı,derin dehlizlerdeki kelimeleri bulup çıkarıp tam da yüreğinizin on ikisinden vuruyor bu kitapta. Bilin ki şiirleriniz yalnız kalmayacak Yunus gönüllü adam!
İkbal GÜRPINAR
Erhan EREN'in şiirlerinde hicvi, nüktedanlığı, aşkı, ayrılığı, vefayı buluyorsunuz. Yaşadığı şehre olan aşkını anlatırken kullandığı şahsına münhasır dilin, o şehre karşı bir merak duymanızı sağlayacak kadar tutkulu olduğunu görüyorsunuz. Bir şehrin kızlarından bile güzel olduğu iddiasına sebep olan ve bütün âşıkları kıskandırabilecek bir şehir aşkına şahit oluyorsunuz.
Şiir yapısı, biçim ve değişken anlatım diliyle de kayıp hecenin peşine düşmüş sergüzeşt bir şair olduğunu görüyorsunuz. O'nun şiirlerinde kimi zaman bir yokuşu çıkarken soluklanan Ahmet Bey, kimi zaman rahmetli Alirıza Dayı, kimi zaman kavuşulamayan bir aşkın hüznü var. Sıradan insanların hayatlarına öyle naif dokunduruyor ki dizelerini, onları incitmemeye çok özen gösterdiğini görüyorsunuz. Yaşadığı yerin dokusunu, kültürünü, duygusunu ustalıkla taşıyor şiirine.
Şiirlerinde ölümü de işleyen şair zamanın ve dünyanın fani olduğunu samimi bir dille anlatarak yaşamı tekrar sorgulatıyor. Eskiyle yeniyi şiirlerinde harmanlayarak herkesin ruhuna, duygusuna dokunan, sesi ve melodisi yüksek şiirlerle buluşturuyor şiir severleri…
Şerafettin KAYA (Kötü Şair)
Bir İstanbul akşamında tanıştığım bu güzel şiirlerin şairini tanıdıktan sonra daha çok sevdim. Doğduğu topraklara bu kadar büyük bir aşkla bağlı, sanatçı ruhlu özel bir insan o. Erhan Eren şiirleri; kimi zaman neyin sesinde duyabileceğiniz hüznü, kimi zaman en neşeli anınızda duyabileceğiniz coşkuyu, mutluluğu aynı anda hissedebilmenin zevkini veriyor insana. Erhan Bey'in bu ilk şiir kitabında ismimin bulunmasından büyük onur duydum…
Neyzen Burcu KARADAĞ
Erhan Eren'in 'Ahmet Bey'e dair şiirlerini okurken onu Ünye sahillerinden Orhan Veli'ye hüzünlü bir tebessümle el sallarken hayal ettim. ' Hiçbir Şeyden Çekmedi Nasırından Çektiği Kadar Süleyman Efendi' dizesiyle hatırlanan ama adı ' Kitabe-i Seng-i Mezar' olan şiir şair Eren'in ' Ahmet Bey ' şiirleriyle yeniden hayat buluyor sanki.
Şair Eren'in Ünye'de kendisinden dinlediğim Taşlama tarzındaki şiirlerinden çok etkilendiğimi itiraf etmek istiyorum. Bu şiirlerde tartışılmaz bir yetkinliği var şairin. Öyle ki Şair Eşref ile Neyzen Tevfik'le poetik ve tematik bir akrabalığın günlerinde ne gibi ortak özelikler var? Humour yüklü ama bir o kadar da hüzünlü. Hınzır ama bir o kadar da çelebi. Dobra ama bir o kadar da vakur.
Cezmi ERSÖZ
Kayıp heceyi ararken, mısralar arasında kayboluveriyorsunuz. Sadakati, adamlığı, sevdayı, yokluğu, insandan yoksunluğu, Hüda'yı anlatıyor...Sarsılıyorsunuz. O rıhtımda,sahile vuran dalgaların sesinde ,o çınarın altında,unutulanda,hatırlananda kendinizi arıyorsunuz... Korku sarıyor içinizi, kendinizi koyacak yer bulamıyorsunuz. Duaya duruyorsunuz bu yeşilin maviye meftun olduğu şehre aşık olan adamın dizelerinde.Sevdaya sevdalı,derin dehlizlerdeki kelimeleri bulup çıkarıp tam da yüreğinizin on ikisinden vuruyor bu kitapta. Bilin ki şiirleriniz yalnız kalmayacak Yunus gönüllü adam!
İkbal GÜRPINAR
Erhan EREN'in şiirlerinde hicvi, nüktedanlığı, aşkı, ayrılığı, vefayı buluyorsunuz. Yaşadığı şehre olan aşkını anlatırken kullandığı şahsına münhasır dilin, o şehre karşı bir merak duymanızı sağlayacak kadar tutkulu olduğunu görüyorsunuz. Bir şehrin kızlarından bile güzel olduğu iddiasına sebep olan ve bütün âşıkları kıskandırabilecek bir şehir aşkına şahit oluyorsunuz.
Şiir yapısı, biçim ve değişken anlatım diliyle de kayıp hecenin peşine düşmüş sergüzeşt bir şair olduğunu görüyorsunuz. O'nun şiirlerinde kimi zaman bir yokuşu çıkarken soluklanan Ahmet Bey, kimi zaman rahmetli Alirıza Dayı, kimi zaman kavuşulamayan bir aşkın hüznü var. Sıradan insanların hayatlarına öyle naif dokunduruyor ki dizelerini, onları incitmemeye çok özen gösterdiğini görüyorsunuz. Yaşadığı yerin dokusunu, kültürünü, duygusunu ustalıkla taşıyor şiirine.
Şiirlerinde ölümü de işleyen şair zamanın ve dünyanın fani olduğunu samimi bir dille anlatarak yaşamı tekrar sorgulatıyor. Eskiyle yeniyi şiirlerinde harmanlayarak herkesin ruhuna, duygusuna dokunan, sesi ve melodisi yüksek şiirlerle buluşturuyor şiir severleri…
Şerafettin KAYA (Kötü Şair)
Bir İstanbul akşamında tanıştığım bu güzel şiirlerin şairini tanıdıktan sonra daha çok sevdim. Doğduğu topraklara bu kadar büyük bir aşkla bağlı, sanatçı ruhlu özel bir insan o. Erhan Eren şiirleri; kimi zaman neyin sesinde duyabileceğiniz hüznü, kimi zaman en neşeli anınızda duyabileceğiniz coşkuyu, mutluluğu aynı anda hissedebilmenin zevkini veriyor insana. Erhan Bey'in bu ilk şiir kitabında ismimin bulunmasından büyük onur duydum…
Neyzen Burcu KARADAĞ