Şeref Yılmaz, "Herşey Senin İçin" ve "Hüznü Çalan Mevsimler" isimli şiir kitaplarının ardından, merakla beklenen şiirlerini 14 sene sonra kitaplaştırdı. Şairin "Kıyamet Geçidi" adını verdiği şiir kitabı ustalık döneminin izlerini taşıyor. Gerek edebi gerekse estetik açıdan oldukça yukarıda duran şiirler, özgün söyleyişler içermesi bakımından edebiyat ve şiir çevrelerinin dikkatini çekecek özellikler taşıyor. Şiirleriyle 2000'li yıllarda dikkat çeken Şeref Yılmaz, "Kıyamet Geçidi" isimli yeni şiir kitabında dilin imkânlarını zorlamakla kalmıyor, Türkçenin engin ve zengin söyleyişlerine kapı aralayarak şiirin büyüsünü okura gösteriyor. "Kıyamet Geçidi"ni önceki kitaplarından ayıran bir diğer özellik ise kitabın sonunda şairin kendi şiir anlayışı olan "poetika"sının yer alması… Zihni düşünmeye sevk eden ve düşünceyi derinleştiren poetikasında şair, şiire dair görüşlerini ileri sürerken kaleminin gücünü ve düşünce dünyasını şekillendiren temel taşları da ortaya koymuş oluyor. Sıkça göndermelerin bulunduğu şiirler, yer yer tezat sanatıyla da beslenerek zenginleştirilmiş. "Kuru kütükten yükselen iniltide yedim ilk vurgunu" dizeleri, İslam tarihindeki önemli bir olaya ustaca gönderme yapmaktadır. "Yitik sütunların iniltisi damlar gözümden" ifadeleri ise bir medeniyet tasavvuru ortaya koyması bakımından anlamlı durmaktadır. "Zakkumlar sağaltır beni merhamet toprağında" gibi dizelerin yanı sıra "Hurma dallarını okşar sükûtun çığlıkları" gibi ifadeler de tezat sanatının başarılı örnekleri arasındadır. Türkçenin potasında eritilerek şekillendirilmiş muhteşem ifadeler, uzun bir aradan sonra okurla buluşmuş oldu.
Şeref Yılmaz, "Herşey Senin İçin" ve "Hüznü Çalan Mevsimler" isimli şiir kitaplarının ardından, merakla beklenen şiirlerini 14 sene sonra kitaplaştırdı. Şairin "Kıyamet Geçidi" adını verdiği şiir kitabı ustalık döneminin izlerini taşıyor. Gerek edebi gerekse estetik açıdan oldukça yukarıda duran şiirler, özgün söyleyişler içermesi bakımından edebiyat ve şiir çevrelerinin dikkatini çekecek özellikler taşıyor. Şiirleriyle 2000'li yıllarda dikkat çeken Şeref Yılmaz, "Kıyamet Geçidi" isimli yeni şiir kitabında dilin imkânlarını zorlamakla kalmıyor, Türkçenin engin ve zengin söyleyişlerine kapı aralayarak şiirin büyüsünü okura gösteriyor. "Kıyamet Geçidi"ni önceki kitaplarından ayıran bir diğer özellik ise kitabın sonunda şairin kendi şiir anlayışı olan "poetika"sının yer alması… Zihni düşünmeye sevk eden ve düşünceyi derinleştiren poetikasında şair, şiire dair görüşlerini ileri sürerken kaleminin gücünü ve düşünce dünyasını şekillendiren temel taşları da ortaya koymuş oluyor. Sıkça göndermelerin bulunduğu şiirler, yer yer tezat sanatıyla da beslenerek zenginleştirilmiş. "Kuru kütükten yükselen iniltide yedim ilk vurgunu" dizeleri, İslam tarihindeki önemli bir olaya ustaca gönderme yapmaktadır. "Yitik sütunların iniltisi damlar gözümden" ifadeleri ise bir medeniyet tasavvuru ortaya koyması bakımından anlamlı durmaktadır. "Zakkumlar sağaltır beni merhamet toprağında" gibi dizelerin yanı sıra "Hurma dallarını okşar sükûtun çığlıkları" gibi ifadeler de tezat sanatının başarılı örnekleri arasındadır. Türkçenin potasında eritilerek şekillendirilmiş muhteşem ifadeler, uzun bir aradan sonra okurla buluşmuş oldu.