Bu sistemin sağcılığı, solculuğu, liberalciliği kısacası bütün dünya görüşü olan kavramların hepsini içerir ve bu ideoloji tamamen Sünni tasarımlar çerçevesinde tasarlanmıştır. Bu sistem örümcek ağı gibi son derece profesyonel bir şekilde hazırlanmıştır. Bundan dolayı bugüne kadar ülkemizde olduğu gibi bütün dünyayı kutuplaştırmışlar ve insanları şartlandırıp birbirine düşman etmişlerdir. Bu çok şeytanice ve haince büyük ustalık gerektiren bir oyundur. Bunu anladığımız takdirde düğümü çözmek zor olmayacaktır.
Şu anda Türkiye dâhil bütün dünyada aşı yapılıyor. Aşı sonucunda ölen çok insan vardır, ancak sistem ondan bahsetmiyor, bahsederse başlarına ne geleceğini tahmin edebiliyorlar. Bundan dolayı satılmış uşak monopol medya da sessizliğini koruyor.
Şunu çok iyi bilmemiz gerekir. Var olan sistemin kurallarına göre bile, özgürlük siyasetçiler tarafından bize sunulan özel bir armağan değildir. Ve siyasetçiler özgürlüğümüzü elimizden alma hakkına hiç sahip değillerdir. İnsan olarak dünyaya geldiğimiz günden itibaren buna özgürlük dâhil bütün haklara sahibiz, siyasetçiler ne bize özgürlük verebilirler ne de özgürlüğümüzü elimizden alabilirler. Biz halk olarak siyasetçileri seçeriz ve onlara talimat veririz, onlar bize talimat veremezler, onların öyle bir yetkisi de yoktur.
Çünkü siyasetçiler bizim adımıza çalışıyorlar, bizim verdiğimiz vergiyle yaşıyorlar, bizim paramızla zengin oluyorlar, bizim imkânlarımızı kullanıyorlar, onlar bize baskı yapma yetkisine sahip değiller. Zorbalık hiç yapamazlar, sadece bizim temsilcilerimizdirler. Bunu da namuslu ve dürüst bir şekilde yapmak zorundalar. Ancak sistem bozuk ve hasta olduğu için gidebildikleri kadar ileri gidiyorlar. Çünkü onların arkasında belirli güçler var, bunlar sistemin arkasında saklanan korkak, bir o kadar da gözü dönmüş yaratıklardır. Ve bunlar kendilerini çok iyi gizlemiş bir katil şebekesi gibi çalışıyorlar. Yüzyıllardan beri bütün halkları her türlü entrika ile yönetmeye çalışıyorlar. Bunlar koronayı bahane ederek bizi cinayet aşısıyla tümden alt etmek istiyorlar. Eğer biz millet olarak bu durumu iyi değerlendirebilirsek, bu durumu tersine çevirerek iyi bir fırsata dönüştürebiliriz. Kendisine özel sıfat yapıştırarak sözde "Elit" olanlara gereken cevabı verebiliriz.
Siyaset yapanlar, bilim ve ekonomi ile ilgilenenler var olan sistemin ülkemiz dâhil bütün dünyada biyoloji ve tıp biliminin büyük bölümlerinin bilimsel olmadığının, 1858'den beri egemen olan ve kendisini bilim kılığına sokan kötü bir ideolojinin ifadesi olduğunun kesinlikle farkında değiller. Bu ideoloji yalanlar üzerine kurulduğu için ve sürekli yalanların üstünü örtbas etmek için yeni yalanlar üreterek hayatın ve hastalıkların kendisi için yalnızca moleküllerin etkileşimi yoluyla tamamen maddi bir şekilde açıklanabileceğini ve diğer tüm hastalıkların, bilinç ve ruhun işleyişine dayanan bilgi ve bakış açılarının devlete karşı bir komplo olduğunu iddia ediyor. Bu kitapta, gerçekten hükümetin ve devletin içinde bir komplo, bir küstahlık, gücü kötüye kullanma cüretini, aşırı ve anti-sosyal bilimsizliğin bir sonucu olduğu bilgisine bir giriş bulabilirsiniz. Ben korona anlayışının temelsiz korku ve paniği herkes için bir fırsata dönüştürebileceğinden eminim.
Siz değerli okuyucular; bu kitabı okuyup önemli bilgileri başkalarıyla paylaşarak büyük bir katkıda bulacağınıza inancım tamdır.
Bu sistemin sağcılığı, solculuğu, liberalciliği kısacası bütün dünya görüşü olan kavramların hepsini içerir ve bu ideoloji tamamen Sünni tasarımlar çerçevesinde tasarlanmıştır. Bu sistem örümcek ağı gibi son derece profesyonel bir şekilde hazırlanmıştır. Bundan dolayı bugüne kadar ülkemizde olduğu gibi bütün dünyayı kutuplaştırmışlar ve insanları şartlandırıp birbirine düşman etmişlerdir. Bu çok şeytanice ve haince büyük ustalık gerektiren bir oyundur. Bunu anladığımız takdirde düğümü çözmek zor olmayacaktır.
Şu anda Türkiye dâhil bütün dünyada aşı yapılıyor. Aşı sonucunda ölen çok insan vardır, ancak sistem ondan bahsetmiyor, bahsederse başlarına ne geleceğini tahmin edebiliyorlar. Bundan dolayı satılmış uşak monopol medya da sessizliğini koruyor.
Şunu çok iyi bilmemiz gerekir. Var olan sistemin kurallarına göre bile, özgürlük siyasetçiler tarafından bize sunulan özel bir armağan değildir. Ve siyasetçiler özgürlüğümüzü elimizden alma hakkına hiç sahip değillerdir. İnsan olarak dünyaya geldiğimiz günden itibaren buna özgürlük dâhil bütün haklara sahibiz, siyasetçiler ne bize özgürlük verebilirler ne de özgürlüğümüzü elimizden alabilirler. Biz halk olarak siyasetçileri seçeriz ve onlara talimat veririz, onlar bize talimat veremezler, onların öyle bir yetkisi de yoktur.
Çünkü siyasetçiler bizim adımıza çalışıyorlar, bizim verdiğimiz vergiyle yaşıyorlar, bizim paramızla zengin oluyorlar, bizim imkânlarımızı kullanıyorlar, onlar bize baskı yapma yetkisine sahip değiller. Zorbalık hiç yapamazlar, sadece bizim temsilcilerimizdirler. Bunu da namuslu ve dürüst bir şekilde yapmak zorundalar. Ancak sistem bozuk ve hasta olduğu için gidebildikleri kadar ileri gidiyorlar. Çünkü onların arkasında belirli güçler var, bunlar sistemin arkasında saklanan korkak, bir o kadar da gözü dönmüş yaratıklardır. Ve bunlar kendilerini çok iyi gizlemiş bir katil şebekesi gibi çalışıyorlar. Yüzyıllardan beri bütün halkları her türlü entrika ile yönetmeye çalışıyorlar. Bunlar koronayı bahane ederek bizi cinayet aşısıyla tümden alt etmek istiyorlar. Eğer biz millet olarak bu durumu iyi değerlendirebilirsek, bu durumu tersine çevirerek iyi bir fırsata dönüştürebiliriz. Kendisine özel sıfat yapıştırarak sözde "Elit" olanlara gereken cevabı verebiliriz.
Siyaset yapanlar, bilim ve ekonomi ile ilgilenenler var olan sistemin ülkemiz dâhil bütün dünyada biyoloji ve tıp biliminin büyük bölümlerinin bilimsel olmadığının, 1858'den beri egemen olan ve kendisini bilim kılığına sokan kötü bir ideolojinin ifadesi olduğunun kesinlikle farkında değiller. Bu ideoloji yalanlar üzerine kurulduğu için ve sürekli yalanların üstünü örtbas etmek için yeni yalanlar üreterek hayatın ve hastalıkların kendisi için yalnızca moleküllerin etkileşimi yoluyla tamamen maddi bir şekilde açıklanabileceğini ve diğer tüm hastalıkların, bilinç ve ruhun işleyişine dayanan bilgi ve bakış açılarının devlete karşı bir komplo olduğunu iddia ediyor. Bu kitapta, gerçekten hükümetin ve devletin içinde bir komplo, bir küstahlık, gücü kötüye kullanma cüretini, aşırı ve anti-sosyal bilimsizliğin bir sonucu olduğu bilgisine bir giriş bulabilirsiniz. Ben korona anlayışının temelsiz korku ve paniği herkes için bir fırsata dönüştürebileceğinden eminim.
Siz değerli okuyucular; bu kitabı okuyup önemli bilgileri başkalarıyla paylaşarak büyük bir katkıda bulacağınıza inancım tamdır.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 81,40 | 81,40 |
2 | 41,51 | 83,03 |
3 | 28,22 | 84,66 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 81,40 | 81,40 |
2 | 41,51 | 83,03 |
3 | 28,22 | 84,66 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 81,40 | 81,40 |
2 | 41,51 | 83,03 |
3 | 28,22 | 84,66 |