"Psikoloji, biyolojik bir bilimdir; sosyal bilim değildir" diyen Yılmaz Özakpınar, buna rağmen insan ruhunun en karmaşık yönlerini ve insanın sosyal niteliğini psikolojinin konusuna katıyor. Yazar, şaşırtıcı görünen bu yaklaşımın gerekçelerini açıklıyor ve "bilim" olduğunu söyleyen her disiplinin, konusuna uygun bir yaklaşımla, bilimlerin ortak prensibini ve stratejisini paylaşmak zorunda olduğunu ortaya koyuyor. Bu kitap, bir temel bilim olarak psikolojinin içerdiği kavramları, problemleri ve metodolojiyi eleştirel bir incelemeye alıyor. Özakpınar, kendi çalışmalarının ürünü olan tutarlı bir teorik yönelişi de sistematik biçimde geliştiriyor. Doktrinci behaviorizm ve pozitivizm etkisinden hala kurtulamadığını ve yanlış tasarlanmış bir objektiflik gayretiyle, insanı hayvanlarla aynı düzlemde gördüğünü belirten yazar, insanın başka hiçbir canlı türünde bulunmayan ayırt edici niteliğini vurguluyor. "İnsan, bilincinde olduğunun bilincinde olan bir canlıdır." İnsana özgü bu temel kapasitenin, insanın psikolojik ve sosyal hayatındaki sonuçlarını analiz eden yazara göre, objektiflik, sübjektif görüneni inceleme dışı bırakmak değil, sübjektif görüneni, kavranabilir gözlem kanıtlarına bağlayarak anlamaya çalışmaktır. Yazar, bu yaklaşımıyla, çağdaş psikolojinin içine düştüğü bir yanlışı düzeltiyor.
"Psikoloji, biyolojik bir bilimdir; sosyal bilim değildir" diyen Yılmaz Özakpınar, buna rağmen insan ruhunun en karmaşık yönlerini ve insanın sosyal niteliğini psikolojinin konusuna katıyor. Yazar, şaşırtıcı görünen bu yaklaşımın gerekçelerini açıklıyor ve "bilim" olduğunu söyleyen her disiplinin, konusuna uygun bir yaklaşımla, bilimlerin ortak prensibini ve stratejisini paylaşmak zorunda olduğunu ortaya koyuyor. Bu kitap, bir temel bilim olarak psikolojinin içerdiği kavramları, problemleri ve metodolojiyi eleştirel bir incelemeye alıyor. Özakpınar, kendi çalışmalarının ürünü olan tutarlı bir teorik yönelişi de sistematik biçimde geliştiriyor. Doktrinci behaviorizm ve pozitivizm etkisinden hala kurtulamadığını ve yanlış tasarlanmış bir objektiflik gayretiyle, insanı hayvanlarla aynı düzlemde gördüğünü belirten yazar, insanın başka hiçbir canlı türünde bulunmayan ayırt edici niteliğini vurguluyor. "İnsan, bilincinde olduğunun bilincinde olan bir canlıdır." İnsana özgü bu temel kapasitenin, insanın psikolojik ve sosyal hayatındaki sonuçlarını analiz eden yazara göre, objektiflik, sübjektif görüneni inceleme dışı bırakmak değil, sübjektif görüneni, kavranabilir gözlem kanıtlarına bağlayarak anlamaya çalışmaktır. Yazar, bu yaklaşımıyla, çağdaş psikolojinin içine düştüğü bir yanlışı düzeltiyor.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 201,60 | 201,60 |
2 | 104,83 | 209,66 |
3 | 72,58 | 217,73 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 201,60 | 201,60 |
2 | 104,83 | 209,66 |
3 | 72,58 | 217,73 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 201,60 | 201,60 |
2 | 104,83 | 209,66 |
3 | 72,58 | 217,73 |