Sportif Faaliyetlere Katılım Düzeyi İle Sosyal Uyu

Bu çalışmada üniversite öğrencilerinin sportif faaliyetlere katılım düzeyi ile sosyal uyum ve iletişim becerileri incelenmiştir. Araştırmanın örneklemini, 2010-2011 öğretim yılında Adıyaman Üniversitesi merkez kampüsünde öğrenim gören üniversite öğrencileri oluşturmaktadır.

Araştırmada 10 sorudan oluşan kişisel bilgi formu,7 soruluk aile içi uyum düzeyini belirleme formu ve 7 soruluk sportif faaliyetlere katılım düzeyini belirleme formu kullanılmıştır. Çalışmada 21 soruluk Bell Uyum Envanteri kullanılmıştır. Öncül (1981) tarafından adapte edilerek Türkçeye çevrilmiş Bell Uyum Envanterinin ülkemizde geçerlik ve güvenirlilik çalışmaları yapılmıştır. Son olarak araştırmada 45 sorudan oluşan Ersanlı ve Balcı(1996) tarafından geliştirilen iletişim becerileri envanteri kullanılmıştır. Araştırma sonucunda öğrencilerin, aile içi uyum alt boyutu, Spora katılım ve sosyal uyum alt boyutlarında anlamlı farklılık olduğu görülmüştür. Sosyal uyum alt boyutunda 31 yaş ve üstü olan öğrenciler lehine anlamlı farklılık vardır. Sosyal uyum alt boyutunda serbest anne tutumları lehine anlamlı farklılık tespit edilmiştir (p<0.05). İletişim becerileri alt boyutunda bayan öğrenciler lehine anlamlı farklılık vardır. Bu farklılıkların daha çok 31 yaş üzerinde olduğu araştırma sonucunda tespit edilmiştir. (p<0.05). Sonuç olarak; aile içi uyum, spora katılım düzeyi ve sosyal uyum düzeylerini cinsiyetlere göre, yaş farklılıklarına göre, anne baba eğitim düzeyleri, gelir durumlarına göre farklılıklar gösterdiği söylenebilir.

Yine benzer şekilde iletişim becerileri ile sportif etkinliklere katılımları, anne baba eğitim düzeyleri, gelir durumlarına göre farklılıklar gösterdiği tespit edilmiştir. Bu sonuçlara göre coğrafik olarak güneydoğu bölgelerindeki kişilerin eğitim düzeyleri ve yaşam kalitelerinin yükseltilerek gelecek nesillerin daha sosyal ve daha yüksek iletişim becerilerine sahip kitleler yetişmesinde katkıda bulunacağını söyleyebiliriz. Mevcut çalışmamız model olarak diğer yeni araştırıcılara yeni çalışma alanları yaratması açısından yardımcı olacaktır.