Kızma hiç kimseye yaptıklarından dolayı
Aksine teşekkür et ihanet edenlere, sadakati öğrettikleri için
Minnet duy yalancılara, doğrunun farkına varmanı sağladıkları için.
Mutsuz edenlere dua et mutluluğu daha derin hissettirdikleri için.
Herkesi sev, yaşamına bir anlam kattığı için.
Hayat bu yüzden daha güzel, siyahlar beyazı fark ettirdiği için…
- Mevlana Celaleddin Rumi
Daha küçücük bir çocukken, bende her çocuk gibi çabuk büyüsem diye acele ederdim. Sanki büyümem için çok uzun yıllar, çok uzun yollar varmış gibi. Sonra göz açıp kapayıncaya kadar geçen zamanda baktım ki ergen olmuşuz, genç olmuşuz, yetişkin olmuşuz. İdeallerimiz değişmiş. Gelecekle ilgili endişelerimiz, yaşadığımız ânın önemini unutturmuş.
Bir bakmışız ki yaş ilerlemiş. Yıllar yorgun düşürmüş bedenimizi. Kısacası yaşlanmışız. Zaman zaman ah şimdi çocuk olsaydık deriz. Bazen de yaşayamadığımız gençliğimizin özlemi kaplar içimizi. Para kazanmak için, hayatımızı güzelleştirmek için, iyi anne baba olabilmek çabası içinde sağlığımızı kaybetmişiz. Akıntının gücü her zaman baskındır. Genellikle hiç yaşamamış gibi veda ederiz hayata...
Ne zaman ne şekilde sonlanacağını bilemediğimiz bir ömrümüz var.
Kullanılmamış zamanı ertesi güne devretme olanağımız olmadığına göre, bu günü iyi değerlendirip, sahip
olduklarımızla dolu dolu yaşayarak, hayatın tadını çıkarmak daha doğru olmaz mı? Ah asıl zenginliğin çok paraya, çok şeye sahip olmak olmadığını bir anlayabilsek…
Fotoğraflarla anlatı yöntemini kullanan ve fotoğraf ile şiiri evlendiren çalışma, kendi türünün ilk örneklerinden biridir.
Kızma hiç kimseye yaptıklarından dolayı
Aksine teşekkür et ihanet edenlere, sadakati öğrettikleri için
Minnet duy yalancılara, doğrunun farkına varmanı sağladıkları için.
Mutsuz edenlere dua et mutluluğu daha derin hissettirdikleri için.
Herkesi sev, yaşamına bir anlam kattığı için.
Hayat bu yüzden daha güzel, siyahlar beyazı fark ettirdiği için…
- Mevlana Celaleddin Rumi
Daha küçücük bir çocukken, bende her çocuk gibi çabuk büyüsem diye acele ederdim. Sanki büyümem için çok uzun yıllar, çok uzun yollar varmış gibi. Sonra göz açıp kapayıncaya kadar geçen zamanda baktım ki ergen olmuşuz, genç olmuşuz, yetişkin olmuşuz. İdeallerimiz değişmiş. Gelecekle ilgili endişelerimiz, yaşadığımız ânın önemini unutturmuş.
Bir bakmışız ki yaş ilerlemiş. Yıllar yorgun düşürmüş bedenimizi. Kısacası yaşlanmışız. Zaman zaman ah şimdi çocuk olsaydık deriz. Bazen de yaşayamadığımız gençliğimizin özlemi kaplar içimizi. Para kazanmak için, hayatımızı güzelleştirmek için, iyi anne baba olabilmek çabası içinde sağlığımızı kaybetmişiz. Akıntının gücü her zaman baskındır. Genellikle hiç yaşamamış gibi veda ederiz hayata...
Ne zaman ne şekilde sonlanacağını bilemediğimiz bir ömrümüz var.
Kullanılmamış zamanı ertesi güne devretme olanağımız olmadığına göre, bu günü iyi değerlendirip, sahip
olduklarımızla dolu dolu yaşayarak, hayatın tadını çıkarmak daha doğru olmaz mı? Ah asıl zenginliğin çok paraya, çok şeye sahip olmak olmadığını bir anlayabilsek…
Fotoğraflarla anlatı yöntemini kullanan ve fotoğraf ile şiiri evlendiren çalışma, kendi türünün ilk örneklerinden biridir.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 80,33 | 80,33 |
2 | 40,97 | 81,94 |
3 | 27,85 | 83,54 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 80,33 | 80,33 |
2 | 40,97 | 81,94 |
3 | 27,85 | 83,54 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 80,33 | 80,33 |
2 | 40,97 | 81,94 |
3 | 27,85 | 83,54 |